*Atatürk, Ankara’da İş Bankası Genel Merkezi’ni ziyaretinde Celal Bayar’la birlikte. (20.10.1929)
*Yıl belirtilmedikçe tüm veriler, 2022 yıl sonu verilerine göre hazırlanmıştır.
Geleneksel el sanatları tezgâhları, zayıf ve eski usul bir tarım sektörü, yabancıların sahibi olduğu madenler ve bir elin parmaklarını geçmeyecek sanayi tesisleri ile gerçek bir ekonomisi bile olmayan bir ülkenin, 76 yıl sonra dünyanın en büyük ekonomisine sahip 20 ülke arasına girmesi büyük bir başarı...
Cumhuriyet, en büyük atılımını ekonomik büyümede yaşadı.
100 yıl içinde elde ettiği güçlü ve eğitimli iş gücünü, kıtalararasındaki kavşak olma özelliği taşıyan jeopolitik konumunu, coğrafi avantajlarını ve diplomatik yeteneklerini en iyi şekilde kullanan Türkiye Cumhuriyeti, 2023’te elde ettiği 1 trilyon 154 milyar ABD doları millî geliriyle ilk yüzyılını dünyanın en büyük 17’nci ekonomisi olarak bitirdi.
İlk 100 yıl itibarıyla, Türkiye Cumhuriyeti artık Mavi Akım, Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) ve Trans Anadolu (TANAP) gibi petrol ve doğal gaz hatlarıyla dünyanın en önemli enerji koridorlarını yönetiyor. Dünyanın 7’nci, Avrupa’nın en büyük havalimanı olan İstanbul Havalimanı ile dünyanın en çok ziyaret edilen 4’üncü ülkesi durumunda… Avrupa’nın en büyük TV üreticisi, en büyük tarım sektörü sahibi ve en büyük 4’üncü otomobil üreticisi… Enerjisinin %54’ünü yenilenebilir kaynaklardan elde ediyor. Dünyanın ihracatının %1’ini gerçekleştiriyor. 53 sektörde yıllık ihracat rakamı 1 milyar ABD dolarının üzerinde. 80 binden fazla uluslararası şirkete ve dünyanın en büyük kurumlarının, markalarının Araştırma ve Geliştirme Merkezlerine ev sahipliği yapıyor. Savunma Sanayisinde dünyanın en ileri ülkelerinden biri ve dünyanın en büyük 7’nci çelik üreticisi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin millî ekonomisinin ilk adımı İzmir İktisat Kongresi’nde atıldı. Mustafa Kemal Atatürk’ün 17 Şubat 1923’te kongrenin açılış konuşmasında sarf ettiği "Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar, iktisadi zaferlerle desteklenmezse payidar olamaz, az zamanda söner" sözleri, Cumhuriyetin de ekonomiye verdiği önemi gösteriyordu. Atılan sanayileşme adımlarıyla 1923-1938 yılları arasında 20 kat büyüyen ülke ekonomisi yıllık ortalama 7,3 büyüme ile tarihinin en büyük sıçramasını yaşadı. İkinci Dünya Savaşı nedeniyle gerileyen bu ilerleme, Cumhuriyetin savaş sonrası kurulan yeni dünyada, Batı Blok’unda yer alması nedeniyle yeniden kaldığı yerden devam etti.
ABD kaynaklı Marshall Planı’ndan yararlanan Türkiye, yenilenen kurumlarıyla modern küresel ekonominin de bir parçası oldu. En kapsamlı ekonomik değişim ise, 24 Ocak 1980’de açıklanan "Ekonomik İstikrar Kararları" ile yaşandı. Bu programla ekonomi politikasında da büyük bir değişikliğe gidildi. 100 yıllık ekonomi tarihinin önemli dönüm noktalarından biri olan kararlarla sanayileşme sistemi değişti ve ihracata dayalı, dışa açık ekonomi politikasına geçildi. Finansal alanda daha önce akla gelmeyecek özgürlükler, sermayenin büyümesine ve sermayeye ulaşım imkânlarını artırdı. Yabancı sermayenin ülke sınırlarına girmesiyle büyüyen ekonomi, şehirleşmeye neden olurken, yeni, modern ve dışa açık bir orta sınıfın da oluşmasını sağladı.
Cumhuriyetin çağdaş ekonomisinin temeli olan son kapsamlı adım ise 1 Ocak 1996 günü atıldı. Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında imzalanan Gümrük Birliği Antlaşması ile taraflar arasında sanayi ürünleri ticaretinde gümrük vergileri, miktar kısıtlamaları ve önlemler ortadan kalktı. Türkiye’nin başta Avrupalı olmak üzere küresel şirketlerin yönetim ve üretim üssü olmasının yolunu açan bu adım, modern Türkiye Cumhuriyeti’nin dünya ile tam entegre olduğunun bir göstergesi oldu. Küresel 2001 Finans Krizi sonrasında, finans ve bankacılık sektöründe gerçekleştirilen yapısal reformlar, Cumhuriyetin gelecekte benzer bir kriz yaşamamasının en büyük nedeni olurken, siyasi alanda gelen istikrar, Cumhuriyetin ilk yıllarındaki büyümeye benzer bir büyüme getirdi.
Avrupa Birliği’ne tam üyelik için resmi müzakerelerin başladığı 2005 yılı, Türkiye Cumhuriyeti için bir başka tarihi dönemin başlamasına neden oldu. AB üyeliğini müzakere eden, bu vizyon doğrultusunda reformları tek tek hayata geçiren Türkiye, yabancı yatırımcının da gözde ülkesi konumuna yükseldi. Bu dönemde, özellikle ulaşım altyapısında çok önemli adımlar atıldı.
Ağustos 2017’de devreye alınan ve İstanbul Boğazı’nın altında inşa edilen Avrasya Tüneli ve 18 Mart 2022’de hizmete giren 1915 Çanakkale Köprüsü gibi yüzlerce yıllık hayaller tek tek gerçekleşti. Anadolu’nun karayolları ağları modernleştirildi. Ülkenin en önemli ticaret ve sanayi noktaları, otoyollar ve hızlı tren ağlarıyla bağlandı. Şehirlerin ulaşım altyapısı sağlamlaştırılırken, metro hattı olan şehir sayısı 5’e, hat sayısı da 20’ye ulaştı.
Bu dönemde yerli ve millî sanayi hamleleri her sektörde desteklenirken, özellikle savunma sanayisi dünya ortalaması üzerinde büyüdü. MİLGEM, SİHA’lar, ANKA ve KAAN gibi savunma sanayi projelerinde büyük gelişme kaydetti. Yerli otomobil girişimi TOGG 29 Ekim 2022’de seri üretime hazır hâle geldi.
2023 yılında 12.489 ABD doları kişi başına düşen milli gelir ile ülke tarihindeki en yüksek düzeyi gördü. Anadolu’nun birçok kenti, modern anlamda şehirleşirken, eğitim düzeyi de artış gösterdi. Üniversite sayısı 208, üniversite öğrencisi sayısı 7 milyona, öğretim üyesi sayısı da 185 bine ulaştı.
Son 10 yılda ülke içinde ve dışında gerçekleşen tüm siyasi, finansal ve jeopolitik istikrarsızlığa rağmen, Cumhuriyet ilk yüzyılını dünyanın en önde gelen ekonomiler arasında yer alarak geride bırakırken, yeni yüzyılda da kendisine büyük hedefler koyuyor.
Ekonomik Göstergeler | 2022 |
---|---|
Gayri Safi Yurt İçi Hasılası (GSYH) | 15 trilyon 6 milyar 574 milyon lira |
Kişi Başı GSYH | 176.589 TL |
İhracat Büyüklüğü | 254 milyar 188 milyon ABD doları |
Toplam Kamu Yatırımları Tutarı | 184,3 milyar TL |
Yılında Dolar Bazında En Çok Getiriyi Sağlayan Borsa | Borsa İstanbul - %105 Getiri |
Borsa İstanbul Piyasa Değeri | 330 milyar ABD doları |
İstihdam Edilen Kişi Sayısı | 30 milyon 752 bin kişi (%47,5 istihdam oranı) |
Toplam Fabrika Sayısı | 74.200 |
Organize Sanayi Bölgesi Sayısı | 368 |
Toplam Motorlu Kara Taşıtı Sayısı | 26.482.847 |
Havalimanlarında Toplam Yolcu Sayısı | 181.789.339 |
Toplam Turist Sayısı | 44,6 milyon |
Toplam Tarım Alanı | 38.482 bin hektar |
Toplam Bitkisel Üretim | 195.811 bin ton |
Toplam Hayvan Sayısı (Büyükbaş ve Küçükbaş) | 73.289.541 |
Toplam Kümes Hayvanı | 366.583.816 |
Kırmızı Et Üretimi | 2.191.625 ton |
Çiğ Süt Üretimi | 21.563.492 ton |